AGORAFOBİ NEDİR?

Agorafobi diğer adıyla ‘Yardım Alamama Fobisi’, bireylerin içinde bulundukları ortamlarda başlarına çok kötü bir şey geldiğinde asla yardıma ulaşamayacağını ya da kimsenin ona yardım etmeyeceğini düşüncesine aşırı odaklanması sonucu oluşan panik bozukluk benzeri belirtiler gösterilmesine denir. Halk dilinde genel anlamıyla kapalı alan korkusu (klostrofobi) olarak ifade edilen kavrama agorafobi de dahil edilir ancak kapalı alan korkusu agorafobiyle benzerlik gösterse de esasında kapalı alan korkusu (klostrofobi) agorafobinin bir alt alanı olarak değerlendirilir.

AGORAFOBİ BELİRTİLERİ

Agorafobi belirtileri genel olarak panik atak (bozukluk)la benzerdir. Kalp çarpıntısı, göğüste ağrı, terleme, titreme, nefes alamama, bulantı, kusma karıncalanma ateş asması veya tireme, ölüm ve çıldırmaya dair kontrol edilemez korku gibi durumlardan dört veya daha fazlasının aniden başlayıp kısa bir sürede doruğa ulaştığı durumlarla çalışmak ve bu korkulara ait bilişlere odaklanmak esastır.

Agorafobinin panik atak (bozukluk)tan farkı spesifik bir duruma karşı tetikleniyor olmasıdır. Bahsettiğimiz spesifik durumlar;

Kişi evden çıkmakta zorlanıyorsa
Tek başına dışarı çıkamıyorsa
Kalabalık ortamlarda bulunmak istemiyorsa
Tünele girmekte, sinema veya tiyatroya gitmekte, kapalı otoparklarda bulunmakta, mr cihazı gibi dar alanlarda bulunmakta zorlanıyorsa
Asansör, uçak, otobüs gibi yerlerde bulunamıyorsa
Bu tür yerlerde bulunduğunda panikleyip, yukarıda saydığımız belirtileri gösteriyorsa
Günün büyük bölümü bu kaygılar ile geçiyorsa
Bu kaygıyı kontrol altına alamıyorsa
Yaşanan bu durum 6 aydan daha uzun süredir devam ediyorsa agorafobinin varlığından söz edilebilir.
Burada kişilerdeki fizyolojik sinyal ne olursa olsun arka planda zihnin en kötüye yönelik senaryolar yazması durumu göz ardı edilmemelidir.

AGORAFOBİ TERAPİSİ

Bu semptomlarınızın kökeninin düşünceleriniz olduğu ifadesi mantıksız geliyor olabilir. Ancak bu belirtilerin de olumsuz sonuçlar doğurabileceği bilgisine sahibiz. Ve burada felaketleştirmenin asıl sebebinin öğrenilmiş birer davranış etkisi olduğunu belirtmekte yarar var. Daha önce benzer belirtilerle felaketleştirmelerine şahit olduğumuz bireyler ya da geçmiş yaşantımızın tehdit altında olduğu alanlar olduysa bu sorunla karşılaşma olanağımız oldukça fazladır. Burada yapılması gereken ne zamandan beri, ne sıklıkla, nasıl gibi sorulara verilen cevaplar çerçevesinde bir tedavi planı oluşturulmaktadır.

Panik bozukluklarda ve agorafobide ilaç tedavisi sıklıkla tercih edilmektedir. Fakat atak sıklık ve ağırlığına bağlı olarak ilaca eşlik eden psikoterapi yahut yalnızca psikoterapi yöntemleri özellikle bilişsel terapiler ve davranış temelli terapilerin panik atak tedavilerinde son derece etkili olduğu bilinmektedir. Sıklığı artan, yaşam kalitenizi düşüren ve hayatınızı olumsuz etkileyen bu atakları yaşıyorsanız öncelikle bir fizyolojik kontrollerinizi yaptırabilirsiniz. Herhangi bir sorun saptanmaması halinde bir uzman psikoloğa başvurabilirsiniz.